27 Nisan 2011 Çarşamba

Hepimize sıra dayağı!!!

'Sıradayağı' nedir bilir misiniz bilmiyorum. Benim ilköğretim hayatım 80-90'lı yıllara tekabül ettiği için tüm kuşağımla beraber ne olduğunu iyi biliyorum. Sınıfı bir süre başıboş bırakan öğretmen, sınıf üzerindeki iktidarını kaybettiğini fark edince panikler herkesi yerine oturtur eline bir cetvel alır sırayla tüm öğrencilerin avuçlarına sarsılan iktidarı kuvvetinde vurur ve hakim benim edasıyla geri çekilir haksız galibiyetini izler. Olayın özü budur. Ben de sınıfımla beraber bu olaya muhatap olmuşumdur. Ama sınıfın genelde en çalışkan en cici öğrencisi olduğum için genelde sıra bana geldiğinde öğretmen 'sen hak etmiyorsun ama napalım kural böyle' anlamına gelen 'Ee kurunun yanında yaş  da yanar' atasözüne sığınarak haksız eylemini bana masum göstermeye çalışırdı. O yıllarda duyduğum bu sözü hiçbir zaman sevmedim. Çünkü benim kafamdaki adalet sistemi ile bu mantık örtüşmedi asla....
Sonra devir değişti tabi artık sıradayağı kalmadı. Ya da öyle sanarak yaşıyorduk. Ama son 3-4 ay içerisinde toplum olarak iki kez sıradayağı yedik. Önce birileri müracaat etti. Bir Blog izinsiz futbol karşılaşmalarını yayınlıyormuş diye  'tiz kapatın blogları' emri verildi. Kimdir, insanlar ne yazar, ne paylaşır doğru bir karar mıdır sorgulanmadı sınıfın yaramaz öğrencisi nedeni ile hepimiz bir sıradayağı yedik. Sonra imzalar toplandı, itirazlar yükseldi başkalarına anlatacak hiçbirşeyi olmayanlar, blog nedir bilmeyenler baktılar ki üstesinden gelemeyecekler 'e tamam açın blogları' oldu. Biz bi yediğimiz dayakla kaldık orası ayrı...
Şimdi ikinci bir dayak yiyoruz. Bu kez daha şiddetli yurtdışından alışveriş yasak artık. Neden  'e çünkü sanal ticaret büyüdü getirip satıyorlar'
Bu nasıl bir acziyettir ben çözemiyorum. Yönetim toplumun üstündedir, denetleyicidir müdahale edici değil. Elbette sistemde bir açık var ise getirip satacak tabi ki suiisitmial edenler olacak siz bunu düşünemiyor  musunuz? Bunu engelleyecek mekanizmalar çözümler geliştiremiyor musunuz? Olay bu kadar büyümeden, sanal rant bu kadar ayyuka çıkmadan herhangi bir önlem almayın sonra sınıfı başıboş bırakıp harala gürele dalıp sıra dayağı atan öğretmen gibi herkesi kırıp geçirin olacak iş mi...
 'Kozmetik külliyen yasak, diğer herşey yılda 5 kez' böyle saçma bir uygulama mı olur? Tamam sanal rant çok büyük ama bu raddeye gelene kadar çözüm öneriniz nerdeydi?   Bir denetleme mekanizması yok mu, takip sistemi yok mu insanlar binlerce ürünü gümrüksüz, faturasız aleni satarken yıllarca izleyip hiçbir çözüm üretmemek nasıl açıklanabilir? 5 yıldır büyürken sanal pazar tenefüste miydi yöneticiler neden görmediler?Bu nasıl bir yöneticilik anlayışıdır...
 Paketleriniz gümrüğe gelecek orada açılacak şayet kozmetik ise geri gidecek imzanızı alınıp kişisel eşya ise memur şayet ikna olursa ticaret yapmadığınıza elinize verecek paketinizi ve bu yılda 5'i geçmeyecek. Benim alışveriş mahremiyetime neden müdahale ediliyor? Neden 'bana özel' eşyalar 'görülmüştür'den sonra elime ulaşıyor? Hem bu sistemin doğru işleyeceğine nasıl güveniyorsunuz?
Gelen kozmetiği birilerinin 'oyuncak', 'Hobi malzemesi' v.s gibi kaydetmeyeceğini, bundan rant sağlayan bir grup olmayacağını yeni bir rüşvet kapısı açılmayacağına siz inanıyor musunuz?
Ben inanmıyorum. Bunu bu şekilde yapanlar pazar payından zaten vazgeçmeyecek ve bir şekilde bunun bir kılıfı olacak. Bu da önüne geçilemez hale gelince ne olacak acaba. Sadece yurt dışına çıkanlar pasaportuna işletme sureti ile yurda ayakkabı, çanta kozmetik, elbise sokabilir mi denecek?

Bazen 'yaptım oldu' mantığı ile yönetildiğimizi düşünüyorum. Devamı yok, sonrası yok. 'Bi deneyelim tutarsa devam ederiz tutmazsa çözüm üretiriz'. Yasaklamak en kolay yönetim şeklidir. Çünkü çözüm üretmiyor susturuyor, bastırıyor, sindiriyorsunuz. Biz de yediğimiz dayağın acısı ile hayretle izliyoruz önümüzde daha ne var diye

15 Nisan 2011 Cuma

TOUS VE QUİZAS

Ben alışılmış parfümler dışında yeni parfümlere ya da arkasında çok büyük bir marka desteği olmayan parfümlere şans vermeyi seviyorum. Bu şekilde özel parfümler keşfedebiliyorsunuz. Mesela Tous gold öyledir benim için. Oldukça kalıcı, ışıltılı parlak, keyifli, enerjik, çiçeksi... Benim için tam 'kadın kokusu'dur. O yoğunluğu tüm gün üzerinizde hissediyorsunuz ve verdiği enerjiyi. Tous bir mücevher firması gerçekten mücevher parlaklığında parfüm üretmiş. Üst notalarında siyah frenk üzümü yaprakları, gül ağacı, portakal çiçeği, orta notalarında sarı şakayık, gül, gardenya ve portakal tomurcuğu, alt notalarında ise beyaz misk, fas sediri ve iris varmış. Benim kadın kokusu grubumda gül, misk, iris, yasemin, menekşe mutlaka olur. Bu parfümde de onu hissediyorsunuz fazlası ile.
Çiçeksi ve ferah kokuları sevenler bu kokuyu mutlaka denesinler bir şans versinler:))




Pekiii
Quizas Quizas Quizas size birşey ifade ediyor mu? Çok tanıdık değil peki ya perhaps perhaps perhaps ya da benden senden bizden:))

İşte meşhuur Küba şarkısının her dilde çevirisi:) Bu üçlemeye neler yazıldı şimdiye kadar neler hatta yazılmakla kalmadı üretildi tabi ki parfüm:))
Kübalı bir şarkıcının eşine yazdığı bu şarkıdan ilham alınarak üretilen bir parfüm loewe imzasıyla Quizas. Kadın ve erkeğin asırlardır süregelen dansını anlatan notalar ile dizayn edildiği söylenir. 
Hakkında uzuun uzuun yazılara konu olan ender parfümlerden biri ama ben hiç denememiştim. Nihayet geçtiğimiz haftasonu tanıştım:)  O kadar güzel, ferah ve çiçeksi bir koku ki alıııp sizi götürüyor ilhamına konu olan dansın içine.
İçinde ne mi var
Üst nota:siyah frenküzümü, limon ağacı
Orta nota: yasemin, bulgar gülü
Alt nota: paçuli, vanilya
Baştan çıkarmanın parfümü Quizas parfümünün üst notaları: italyadan gelen  çekici lezzeti ve akdeniz limon ağacının coşkusu ve fransa'dan gelen baştan çıkarıcı ve karşı konulmaz  frenküzümü ile başlıyor. Orta notalarda ise; heyzanlandırıcı etkisi olan hindistan'dan gelen yasemin ve duyuları harekete geçiren bulgar gülüdür.  Son olarak iç notalarda ise;endonezya'dan gelen paçulinin sıcaklığı ve madagaskar'dan gelen çekici vanilyanın kokusu, amber ve miskin kışkırtıcı akortları, lavanta balı ve sandal
ağacı beraber eriyerek birbirlerine karışıyorlar..


Şeklinde tarif edilmiş bu güzel tarife ben birşey eklemeyeceğim sadece mutlaka deneyin diyeceğim:)  

12 Nisan 2011 Salı

Merhabaaa:))

Uzuuun uzun bir yasaktan sonra niyahet bloğuma ulaşabildim çok mutluyum:)) O kadar yazacak şey birikti ki kafamda sıraya koyamıyorum. Yeni çıkanlar mı , yaz parfümleri mi, sezon makyajları mı bi yerden başlayalım ilk fırsatta başlıyorum:))